1. Gıdıklananlar neden gülerler?
Gıdıklanmak bilimsel açıdan sinir lifçiklerinin harekete geçmesi olarak söylenmektedir. Özellikle bu hassas olan bölgeler, aldıkları sinyalleri doğrudan beyne iletmektedir. Beyinde tam olarak nereye iletildiğinden emin olmayan bilim adamları, verilen tepkilerin sadece refleksten ibaret olduğunu dile getirmekteler.
Birini gıdıkladığınızda kan basıncı artarak kalp atışı ve nabzının hızlanması ile beynin onu uyarması yüzünden tepkiler vermekte ve bunların ilgisinin tamamen refleks olduğunu söylemekte fayda var. Ayrıca refleks olduğu kadar sürekli yapılma halinde insanlarda artık korkuya yol açtığı gözlenmektedir.
2. Sivrisinek ısırığı neden kaşındırır?
Hemen hemen hepimiz sivrisineklerin bizleri ısırması sonrası kaşınmasından şikâyetçi oluruz. Sivrisinek ısırdıktan sonra oluşan o kaşınma hissiyatı kimi kişilerde oldukça uzun bir süre devam etmektedir. Bu durum bir müddet sonra sinir bozucu olmaya başlar.
Her sivrisinek türü olmasa da belirli sivrisinek türleri insan kanında bulunan besleyici maddeleri sever ve onlara karşı ihtiyaç duygusu hisseder. Bu sebeple sivrisinekler, sahip olduğu küçük iğneler ile insan derisine girerek içerideki kanı emerler.
Kanı emdiği sırada ise kanın pıhtılaşmaması adına salgıladığı sıvı bizim vücudumuzda kalarak alerjik tepkiye neden olduğu içinde kaşıntı duyar ve bundan oldukça rahatsız oluruz. Bu oluşan alerjik tepkiyi ise durdurmak adına birçok yöntem ve birçok krem satılmaktadır.
3. Kolanın içinde böcek mi var ?
Kola içerisinde artık duymaktan sıkılmaya başladığımız böcek var laflarına artık kanan var mı bilemiyoruz. Fakat işin aslının böcekten değil de renklendirici karamelden geldiğini bilmelisiniz. Kolaya asıl rengini veren ve kola üreticilerinin de dile getirdiği renklendirici karamel maddesinden elde edilmektedir.
Bu açıklamaya rağmen araştırmayan ve araştırılmasına ve üreticilerinin kendi dilleri ile söylemesine rağmen böcek olduğunu iddia eden insan sayısı ise azımsanamayacak kadar fazladır. Açıklanmasına rağmen neden bu kadar fazla ısrarla böcek olduğunu söylemelerini ise anlayamıyoruz.
4. Sakızı yuttuğumuzda bağırsaklarda uzun süre kalır mı?
Bu inancın tamamen saçmalıktan ibaret olduğunu ve kimin uydurduğunu bilmeyerek sözlerimize devam ediyoruz. Vücudunuzda şu ana kadar bir yemeğin barındığını ve uzun yıllar boyunca gitmediğini düşünsenize, bu size ne kadar fazla zarar yol açardı.
Çok fazla sayıda ve aynı zamanda yuttuğunuzda kabızlığa yol açtığı gibi tek tük yutmalarınızda bu durum gerçekleşmeyecektir. Sakız, içerdiği yapıdan dolayı oldukça yumuşak ve çabucak vücuttan atılabilir. Aynı zamanda para gibi 2 cm boyuta sahip eşyaları da yuttuğunuzda vücudunuzdan atabileceğinizi söylemeliyiz.
Bir paranın yanında sakız neden gitmesin ki?
5. Fotoğraf çekilirken neden peynir denir?
Fotoğraf çekme esnasında artık tüm dünyaca klasikleşmiş bir huy haline gelen “peynir ” kelimesini neden gülerek ve kameranın odağına bakarken söyleriz?
Birçok farklı dilde fotoğraf çekme esnasında söylenen bu söz oldukça eskilere dayanıyor. Fotoğraf çekme esnasında kullandığımız bu kelimede, i harfini uzatmamızdan dolayı gülüyormuş gibi gözükülmesinden dolayı yaygın hale gelmiştir.
Tabi her kelimede olduğu gibi bunun yerine başka kelimeler de kullanılabilir fakat en yaygın olanı peynir kelimesidir.
